YAZI TARİHİNE YOLCULUK: HİYEROGLİF

Hiyeroglif yazı, Eski Mısır'da bugün kullandığımız yazının atasıdır. Genel kanıyla resim yazısı olduğu düşünülen hiyeroglif yazı aslında basbayağı kelime köklerinin, eklerinin olduğu, modern yazının çatısını oluşturmuş bir sistemdir.
Mürekkep ve fırçayla yazılan hiyeroglif yazılar oldukça karmaşık olduğu için bunları okuyan ve yazan kişiler özel eğitim alırlardı.
Peki bu kadar karışık bir yazma şekli karşısında ne yapsın zavallı Mısırlı'lar. Demokraside çareler tükenmez demiş, (Eski Mısır'da demokrasi mi vardı) hiyeroglife dayanarak daha kolay 2 tür yazı geliştirmişler. Bunlar yazmayı daha hızlı ve kolay bir hale getiren "hireatik" ve onun da basitleştirilmişi olan "demotik" dir.
Eski Mısır kelimelerinin insanlara çağrıştırdıklarının başında bir piramitler bir de hiyeroglif gelir zaten. Bazı ucuz filmler de bile Mısır'a gitme efekti vermek için piramit ve hiyeroglif yazı tablosu gösterirler. O derece popülerdir Dünya'da.
Yazının temeli ve Eski Mısır'ın simgelerinden biri olmasının yanında bence hiyeroglif, grafik sanatının da kaynağıdır.(grafiği anlatmak istediğimzi çizerek anlatmak olarak görürsek öyle) Hiyeroglif yazılar, sistemli ve iletişime yönelik olmarıyla görsel iletişimin temelini oluşturur.

ARTİSTANBUL 2007

Sevgili blog okurlarım, şu an sayınız bir elin parmaklarını geçmeyebilir. Ama biliyorum ki az da olsa özel bi azınlıksınız siz. Sanat dostusunuz bi kere. Aferin, böyle devam. hiç bozmayın.Şimdi nerden geldim ben buraya. Şöyle ki; tamam az kişiyiz ama bu demek diil ki zaten üç beş kişiyiz şurda, bizbize takılalım dünyayla ilişkimiz olmasın. Hiç de bile. Bakın ilk duyurumu yapıyorum zira.
Artistanbul 2007 10 Kasım'da başlamıştır efendim. 18 Kasım'a kadar da Karaköy Antrepo'da gidilip görülebilir.
Bu arada derseniz ki nedir Artistanbul, gitsek ne faydası vardır şöyle ki resim, heykel, fotoğraf, enstalasyon, dijital sanat, gravür/kağıt üzerine işler, video, grafik çalışmalar ve sayılı baskılar kategorilerinde çağdaş Türkiye ve Dünya'dan sanat eserlerinin sergileneceği bir etkinlktir.
Gidip görüp gelmekten daha etkin olabilecek okuyucularımız vardır ( var di mi?) Şimdiki sözlerim onlara. Artistanbul'a katılımcı olmak isterseniz, katılımcı formunu etkinliğin internet sitesinden bulabilirsiniz. Derseniz ki yok ben yarışıcam o zaman sizin için Genç Sanatçılar Resim Yarışması ve Genç Sanat Eleştirmeni Yarışması diye iki adet seçenek bulunmakta.
Ben gidip görüp sizler için yine yazacağım. Ama siz de gidin bence. 2007 bitmeden bi iki sanat etkinliğine katılın di mi. Hep blogdan hep blogdan nereye kadar :))

DADAİZM / DADA

Dadaizm 1. Dünya Savaşı sırasında ortaya çıkan bir sanat akımıdır. İlginçliği şu ki aslında bütün akımlara ve şablonlara karşı olsa da kendisi de bir akım, kısmen bir şablondur. Dadaizme sanatta anarşizm de diyebiliriz. Yani ben öyle diyorum sizi bilmem. Hiç bir kuralı kabul etmez çünkü.
Bu akımın temsilcileri de renkli insanlardır. Hatta yakın zamanda çekilen Alman yapımı Das Wilde Leben filmi kısmen bu renkli dadaist şahısların hayatını anlatır. Aslında Kommune 1' i anlatır ama dadaist sanatçıların da bulunduğu bir topluluk olduğu için yazdım şimdi.Neyse konuyu dağıtmayalım.
Kolaj dadaist eserlerde sık kullanılan bir yöntemdir.Estetik kaygısı olan bir akım değildir. Zaten bunu buraya gelene kadar anlamışsınızdır. Heykel ve grafik eserleri genelde bakanı rahatsız edecek tasarımlardır. Hayvan postu kaplanmış çorba kasesi kimin hoşuna gider yoksa.
Temeli yok etmek gibi görünür, doğrudur. Ama yıkıp yokettikten sonra yenisini kurmak da vardır bu sanatın içinde. Bu yönüyle pesimist görünüp aslında optimist olan bir akımdır.
Ortaya çıktığı ilk yıllarda Almanya'da gerçekleşen bir sergide, sergi sonunda ziyaretçiler sanatçıların izniyle eserleri tahrip etmişlerdir.
( Bu arada dikkatinizi çekti mi bilmem dadaizm başlığı altında Almanya'nın bahsi ikinci defa geçiyor. Zaten en çok etkili olduğu yerlerden biri de Almanya. Şimdi Almanlar'ın 2. Dünya Savaşı'na giriş psikolojisini çözmüşsünüzdür heralde. Kötü bi niyetleri yokmuş. Yıkıp daha iyisini yapıcakmış adamlar, bi müsade etmemişiz ki) İlk bakışta yukarıda anlattığımın tersi bir süerçmiş gibi görünebilir ama bu olaydan sonra o sanatçılar daha iyi eserler vermişler mi, bence vermişler.Amaç bu zaten yap, yık, daha iyisini yap. Hatta yaparken de hiçbişeyi umursama.
Dadaizm kendisinden sonra gelen Pop-Art akımını da beslemiştir.
Pop-Art'a da gelicem. Sakin olun :))

San'Art Web Dünyasına Geldi Hoşgeldi

Bir anda gelen ilham ve uzun süren çabalardan sonra görsel sanatlar konusunda sağlam kaynak olmasını umduğumuz ( umduğumuz derken biz kim, sadece ben umuyorum) studio-sanart yayınına başladı. Sahiplenelim, koruyalım, yaşatalım arkadaşalar.